Yılmaz Güney - Nebahat Çehre ikilisinin gönül ilişkilerini anlamak zordu. Güney, Çehre’yi sık sık darp eder, araya ayrılık girer, sonra yeniden barışırlardı.
Yine bir gün ikilimiz kavga ediyor. Nebahat Çehre valizini toplayıp Ankara’daki akrabalarına gitmek için Haydarpaşa’dan trene biniyor. Yılmaz Güney de yaptığına pişman oluyor ve Çehre’yi arıyor. Arabasına atladığı gibi trenin peşinden gidiyor. Çok geçmeden trene yetişiyor, arabasını rayların üzere çekip beklemeye başlıyor. Makinist rayların üzerinde duran otomobili görünce acı bir fren yapıyor ve treni durduruyor. Arabanın sahibinin kimliğini öğrenince işbirliği yapıyorlar. Yılmaz Güney diyor ki:
‘Trende bir emanetim var! Onu hemen bana verin gideyim…’
Sonra Nebahat Çehre’yi kolundan tutup otomobile bindiriyor ve beraber İstanbul’a dönüyorlar.
Ali Hikmet İnce yazdı.
Süzme Haber